AMAÇ: Radyal önkol flebi, uzun pedikülü ve ince yapısı ile rekonstrüktif mikrocerrahinin en sık kullanılan fleplerinden birisidir. Ön koldaki donör bölge, fonksiyonel önemi olan ve görünür bir anatomik bölgedir. Bu çalışmada konvansiyonel radial ön kol flep pedikülünün diseksiyonunda endos-kop kullanılarak ön kolda uzunlamasına ve büyük bir izin kalmasının önüne geçildi. Ayrıca flep başarısızlığını ve donör saha morbiditesini azaltmak için kübital fossada 2-3 santimetrelik ayrı bir insizyon yapılarak arteriyel, venöz ve sinir yaralanmaları önlendi.
GEREÇ VE YÖNTEM: Bu çalışmaya 2014-2021 yılları arasında baş-boyun bölgesi rekonstrüksiyonunda radial ön kol flebinin pedikül diseksiyonu için endoskop kullanılan hastalar dahil edildi. Flep subfasyal plandan kaldırıldı. Sefalik ven bütün hastalarda kullanıldı. Pedikül ve sefalik ven endoskop yar-dımıyla diseke edildi. Pedikül diseksiyonu antekubital bölgeye ulaştığında deriden 2-3 cm'lik bir kesi yapıldı. Her hasta için iki ven anastomozu yapıldı. BULGULAR: Bu retrospektif çalışma 51 hastadan oluşmaktadır. 45 hastada baş boyun bölgesi kanser cerrahisine, 6 hastada ise travmaya bağlı defekt vardı. Cilt adasının boyutu ortalama 40.3 cm2 iken deri greftinin alanı ortalama 24.2 cm2 idi. Antekübital bölgede iz ortalama 2.6 cm idi. Ameliyat sonrası dönemde venöz veya arteriyel dolaşım bozukluğu gözlenmedi. Hiçbir hastada kısmi veya tam flep kaybı olmadı. Altı (%11.7) hastada radial sinirin yüzeyel duyu dalının olduğu cilt bölgesinde lokalize uyuşma devam etti.
SONUÇ: Endoskopik radyal önkol flebi ile ön koldaki uzunlamasına kesinin ve bu bölgedeki yara iyileşme problemlerinin önüne geçilmektedir. Kısmi veya tam flep kaybının olmaması, radyal önkol flebinin endoskopik olarak çıkarılmasının güvenli ve güvenilir bir yöntem olduğunu göstermiştir.
BACKGROUND: The radial forearm flap is one of the most commonly used flaps of reconstructive microsurgery with its long pedicle and thin structure. The donor site at the forearm is a visible anatomic region that has high mobility and functional importance. In this study, a longitudinal and large scar was avoided on the forearm during pedicle dissection of the conventional radial forearm flap with the utilization of an endoscope. Furthermore, arterial, venous, and nervous injuries were avoided by performing a separate inci-sion of 2–3 cm at the cubital fossa to reduce flap failure and donor site morbidity.
METHODS: The patients who underwent pedicle dissection of the radial forearm flap with the aid of an endoscope for head-neck reconstruction between 2014 and 2021 were included in this study. The flap was harvested from the subfascial plane. The cephalic vein was used in all of the patients. When the pedicle dissection reached the antecubital region, an incision of 2–3 cm was performed from the skin. Two vein anastomoses were performed for each patient.
RESULTS: This retrospective study consists of 51 patients. While 45 of the patients were the result of head and neck cancer, six of them had a defect caused by trauma. The average area of skin islands was 40.3 cm2, while the full-thickness skin graft size was 24.2 cm2. An average of 2.6 cm of scar tissue was formed at the antecubital region. No venous or arterial compromise was observed in the post-operative period. There was no partial or total flap loss in any patient. Localized numbness persisted in the skin area where the superficial sensory branch of the radial nerve is located in 6 (11.7%) patients.
CONCLUSION: With endoscopic radial forearm flap harvesting, the longitudinal incision in the forearm and wound healing prob-lems are avoided. The absence of partial or total flap loss has shown that endoscopic harvesting of the radial forearm flap is a safe and reliable method.