p-ISSN: 1306-696x | e-ISSN: 1307-7945
Volume : 31 Issue : 2 Year : 2025

Quick Search

SCImago Journal & Country Rank
Do not ignore persistent pain after total knee arthroplasty: Pseudoaneurysm of the popliteal artery after primary total knee arthroplasty [Ulus Travma Acil Cerrahi Derg]
Ulus Travma Acil Cerrahi Derg. 2025; 31(2): 202-206 | DOI: 10.14744/tjtes.2025.70124

Do not ignore persistent pain after total knee arthroplasty: Pseudoaneurysm of the popliteal artery after primary total knee arthroplasty

Turgut Dincal1, Batuhan Gencer1, Altug Cincin2, Deniz Gulabi1
1Department of Orthopaedics and Traumatology, Marmara University Pendik Training and Research Hospital, İstanbul,Türkiye
2Department of Cardiology, Marmara University Pendik Training and Research Hospital, İstanbul, Türkiye

A popliteal pseudoaneurysm following total knee arthroplasty is a rare but potentially life-threatening complication. The most critical
step in diagnosing popliteal pseudoaneurysms is maintaining a high level of suspicion and conducting a clinical assessment. The presence
of a pulsatile mass in the popliteal region, edema, ecchymosis in the leg, unusual and persistent posterior knee pain, swelling, and
paresthesia are diagnostically valuable indicators for popliteal pseudoaneurysms. Lower extremity venous Doppler ultrasonography
and computed tomographic angiography are valuable diagnostic tools for identifying pseudoaneurysms. This case report describes a
patient who presented with clinically inconsistent pain on the first postoperative day following primary total knee arthroplasty and was
subsequently diagnosed with a popliteal pseudoaneurysm. Additionally, a review of the literature on this topic is provided. An 81-yearold
woman with a history of nocturnal knee pain and significant impairment in daily activities underwent total knee arthroplasty. On
the first postoperative day, she reported discomfort in the lower extremities and posterior knee pain that did not align with her clinical
presentation. Palpation of the distal pulses revealed no abnormalities, and no additional symptoms were observed. Venous Doppler
ultrasonography of the patient's left lower extremity identified a spherical, low echogenic structure with pulsation, approximately 3.5
× 2.5 cm in size, located near the prosthesis and adjacent to the popliteal artery. This finding confirmed the diagnosis of a pseudoaneurysm.
Following a comprehensive assessment and given the evidence of a neck size exceeding 5 mm and the potential for dissection
in the vicinity of the pseudoaneurysm, the decision was made to implant a covered stent. In cases of severe pain that is inconsistent
with the clinical and postoperative period, popliteal pseudoaneurysms should be considered.

Keywords: Arthroplasty, knee, orthopedic surgery, oscillating saw, persistent pain, pseudoaneurysm.

Total diz artroplastisi sonrası inatçı ağrıyı göz ardı etmeyin: primer total diz artroplastisi sonrası popliteal arter psödoanevrizması

Turgut Dincal1, Batuhan Gencer1, Altug Cincin2, Deniz Gulabi1
1Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Ortopedi ve Tramvatoloji Ana Bilim Dalı, İstanbul,Türkiye
2Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı, İstanbul,Türkiye

Total diz artroplastisini takiben gelişen popliteal psödoanevrizma nadir görülen ancak potansiyel olarak hayatı tehdit eden bir komplikasyondur. Potansiyel
olarak uzuvları tehdit eden sonuçlardan kaçınmak için hızlı tanı ve tedavi şarttır. Popliteal bölgede pulsatil bir kitle, bacakta ödem ve ekimoz
varlığı popliteal psödoanevrizmalar için tanısal olarak değerli bulunmuştur. Bununla birlikte, palpe edilebilen distal nabızların varlığı tanı olasılığını
ortadan kaldırmaz.
Bu vaka çalışmasında, primer total diz artroplastisi sonrası postoperatif birinci günde klinik olarak tutarsız ağrı ile başvuran ve popliteal psödoanevrizma
tanısı konulan bir hasta sunuldu. Ayrıca, bu konudaki literatürün bir derlemesi sunulmuştur.
81 yaşında kadın hasta gece diz ağrısı ve gündüz günlük aktivitelerini yerine getirmede belirgin bozulma öyküsü ile başvurdu. Hasta değerlendirildi ve
total diz artroplastisi ameliyatı geçirdi. Ameliyat sonrası birinci günde, hasta alt ekstremitelerde rahatsızlık ve klinikle uyumlu olmayan posterior diz
ağrısı semptomları gösterdi. Distal nabızların palpasyonunda herhangi bir anormallik saptanmadı ve hasta başka bir semptomla başvurmadı. Hastanın
sol alt ekstremitesinin venöz Doppler ultrason muayenesinde, protezin çevresinde ve popliteal arter bölgesinde yaklaşık 3,5 ila 2,5 cm boyutlarında
küresel, düşük ekojenik ve pulsasyonlu bir yapı gözlendi ve bu da psödoanevrizma tanısını doğruladı. Kapsamlı değerlendirmenin ardından, boyun
boyutunun 5 mm'yi aştığına dair kanıtlar ve psödoanevrizma çevresinde diseksiyon potansiyeli göz önüne alındığında, kapalı bir stent implante edilmesine
karar verildi.
Klinik ve ameliyat sonrası dönemle uyumlu olmayan şiddetli ağrı varlığında, popliteal psödoanevrizmalar akılda tutulmalıdır.

Anahtar Kelimeler: Artroplasti, Diz, Ortopedik cerrahi, salınımlı testere, inatçı ağrı, psödoanevrizma.

Corresponding Author: Batuhan Gencer, Türkiye
Manuscript Language: English
×
APA
NLM
AMA
MLA
Chicago
Copied!
CITE