BACKGROUND: The aim was to evaluate the effectiveness and complications of retromandibular transparotid approach performed for the reduction of dislocated subcondylar fractures.
METHODS: Fourteen patients with subcondylar mandibular fractures were evaluated (8 male, 6 female, age range 19–43 years). The primary predictor variable in the present study was time (preoperative vs postoperative). The primary outcome variables were inflammatory complication, facial nerve deficit (House and Brackmann classification), and presence of parotid fistula. The secondary outcome variables were occlusal disturbances, maximal interincisal opening (MIO), and temporomandibular joint (TMJ) pain (VAS).
RESULTS: Excellent occlusion and function was observed postoperatively. One salivary fistula occurred after surgery but was healed after 3 weeks. No inflammatory complication was observed. Three patients had grade III and one patient had grade II facial nerve deficit, all recovered in 6 weeks. All patients were free of pain and no malocclusion was observed. MIO was ranging from 34 to 58 mm (mean 44.4 mm) after 6 months.
CONCLUSION: The retromandibular transparotid approach is feasible and safe. It facilitates reduction and fixation of subcondylar fractures with functional outcomes and rare complications.
AMAÇ: Bu çalışmanın amacı dislokasyon olmuş subkondiler kırıkların redüksiyonunda uygulanan retromandibular transparotid yaklaşımın etkinliğinin ve komplikasyonlarının değerlendirilmesidir.
GEREÇ VE YÖNTEM: Subkondiler mandibular kırık görülen 14 hasta değerlendirildi (8 erkek, 6 kadın, yaş aralığı: 21–56). Bu çalışmada ameliyat öncesi ve sonrasında elde edilen sonuçlar karşılaştırıldı. Birincil olarak değerlendirilen sonuçlar iltihabi komplikasyon gelişimi, fasiyal sinir hasarı (House ve Brackmann sınıflandırmasına göre) ve parotis fistül oluşumu idi. İkincil olarak değerlendirilen sonuçlar oklüzyon bozuklukları, maksimum ağız açıklığı ve temporomandibular eklemde görülen ağrıydı. (Görsel Analog Skalası’na göre).
BULGULAR: Ameliyat sonrası dönemde hatasız bir oklüzyon ve fonksiyon gözlemlendi. Bir hastada parotis fistül oluştu fakat üç hafta içerisinde kapandı. Hiçbir hastada iltihabi komplikasyon gelişmedi. Üç hastada 3. seviye, bir hastada 2. seviye fasiyal sinir hasarı gelişti, fakat bütün fasiyal sinir hasarlarının altı hafta içerisinde iyileşti. Hiçbir hasta da ağrı veya oklüzyon bozukluğu olmadı. Altı ay sonraki maksimum ağız açıklığı 34–58 mm (ortalama 44.4 mm) olarak ölçüldü.
TARTIŞMA: Retromandibular transparotid yaklaşım kullanışlı ve güvenli bir yaklaşımdır. Subkondiler kırıkların redüksiyonunu ve fiksasyonunu kolaylaşlaştıran bu yaklaşımda komplikasyon oranı az olup fonksiyonel sonuçlar elde edilir.