p-ISSN: 1306-696x | e-ISSN: 1307-7945
Volume : 30 Issue : 12 Year : 2024

Quick Search




SCImago Journal & Country Rank
Factors affecting mortality in traumatic diaphragm ruptures [Ulus Travma Acil Cerrahi Derg]
Ulus Travma Acil Cerrahi Derg. 2019; 25(6): 567-574 | DOI: 10.14744/tjtes.2019.58133

Factors affecting mortality in traumatic diaphragm ruptures

Serhat Tokgöz, Muzaffer Akkoca, Yasin Uçar, Kerim Bora Yilmaz, Özgür Sevim, Görkem Gündoğan
Department of General Surgery, University of Health Sciences, Dışkapı Yıldırım Beyazıt Training and Research Hospital, Ankara-Turkey

BACKGROUND: Traumatic diaphragm ruptures (TDR) are rarely seen. Although TDR does not cause morbidity in the acute period, undiagnosed TDR may cause clinical states, such as herniation, strangulation, pneumonia, pleural effusion, empyema, and cardiac tamponade, which have high morbidity and mortality rates in the late period. This study aims to evaluate the epidemiology, clinical characteristics, diagnosis and treatment methods of TDR encountered in thoracoabdominal trauma and to identify the factors affecting mortality.

METHODS: A retrospective examination was carried out on the patients who were operated in our clinic because of traumatic diaphragm injury between January 2012 and December 2017. Each patient operated because traumatic diaphragm injury was evaluated in respect of age, gender, manner of injury, preoperative examination findings, laboratory test results, imaging methods, time of diagnosis, operation findings, concomitant injuries to other organs, operations performed, length of stay in hospital, the development of postoperative morbidity and mortality, and the calculated Abbreviated Injury Scale (AIS) and Injury Severity Score (ISS).

RESULTS: Between January 2012 and December 2017, a total of 1066 patients were operated in our clinic because of thoracoabdominal trauma, and of 1066 patients, 45 of the patients were determined with TDR. Of the 45 patients, surgery was applied because of penetrating trauma in 32 cases (7 firearms injuries, 25 penetrating cutting injuries), blunt trauma in nine cases, and in four cases, diaphragm rupture was seen to have developed associated with iatrogenic injury during an operation. The most common injuries concomitant to traumatic diaphragm rupture were hemopneumothorax (70%), liver (43%), spleen (32%), colon (20%), stomach (17%) injuries and rib fractures (15%), respectively. Mortality developed in seven (17%) patients; five patients were lost because of hemorrhagic shock intraoperatively or in the early postoperative hours, and two because of multiorgan failure during follow-up in the intensive care unit.

CONCLUSION: In high energy blunt and penetrating thoracoabdominal traumas, diaphragm injuries should be suspected. Factors affecting mortality were found to be the AISS, ISS, number of concomitant organ injuries and the combination with pneumohemothorax.

Keywords: Diaphragmatic rupture, diaphragmatic hernia; thoracoabdominal trauma.

Travmatik diyafragma yaralanmalarında mortaliteye etkili faktör

Serhat Tokgöz, Muzaffer Akkoca, Yasin Uçar, Kerim Bora Yilmaz, Özgür Sevim, Görkem Gündoğan
Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Kliniği, Ankara

AMAÇ: Travmatik diyafragma rüptürleri (TDR) nadir görülür. Genellikle akut dönemde morbiditeye neden olmazlar, ancak klinik tanı konulamayan tüm TDR’ler geç dönemde herniasyon, strangülasyon, pnömoni, plevral effüzyon, ampiyem, kalp tamponadı ve solunum bozuklukları gibi morbidite ve mortalitesi yüksek klinik durumlara neden olabilir. Bu çalışmada travmatik diyafragma rüptürünün epidemiyolojisi, klinik özellikleri, tanı, tedavi yöntemleri ve mortalite üzerine etkili faktörleri değerlendirildi.
GEREÇ VE YÖNTEM: Ocak 2012-Aralık 2017 tarihleri arasında kliniğimizde travmatik diyafragma yaralanması nedeni ile ameliyat edilen hastaların kayıtları geriye dönük olarak incelendi. Travmatik diyafragma rüptürü nedeni ile ameliyat edilen hastaların; yaş, cins, yaralanma şekli, operasyon öncesi muayene bulguları, laboratuvar tetkikleri, görüntüleme yöntemleri, tanı konulma zamanları, ameliyat bulguları, eşlik eden diğer organ yaranlamaları, yapılan ameliyatlar, hastane kalış süreleri, ameliyat sonrası dönemde gelişen mortalite ve morbiditeler Abbreviated Injury Scale (AIS) ve Injury Severty Score’ları (ISS) incelendi.
BULGULAR: Ocak 2012–Aralık 2017 tarihleri arasında kliniğimizde torakoabdominal travma nedeniyle 1066 hasta ameliyat edildi ve bu hastalardan 45’ine diyafragma rüptürü tanısı konuldu. 45 hastanın 32’sinde penetran travma (7 ateşli silah 25 delici kesici alet yaralanması), 9’unda künt travma ve 4 hastada ise kariniçi kitle nedeniyle ameliyat edildiği sırada oluşan iyatrojenik yaralanma nedenli diyafragma rüptürü geliştiği görüldü. Travmatik diyafragma rüptürüne en sık eşlik eden yaralanmalar sırasıyla hemopnömotoraks (%70), karaciğer (%43), dalak (%32), kolon (%20), mide (%17), ve kot fraktürü (%15) yaralanmalarıydı. Mortalite toplamda yedi (%17) hastada görüldü; beş hasta hemorajik şok nedeniyle intraoperatif veya ameliyat sonrası erken saatlerde kaybedilirken, iki hasta yoğun bakım takiplerinde çoklu organ yetersizliği nedeniyle kaybedildi.
TARTIŞMA: Yüksek enerjili künt ve penetran torako-abdominal travmalarda diyafragma rüptüründen şüphelenmek gerekir. Mortalite üzerine etkili faktörler AIS, ISS, eşlik eden organ yaralanması sayısı ve pnömo-hemotoraks birlikteliği olarak bulundu.

Anahtar Kelimeler: Diyafragma rüptürü, diyafragmatik herni; torakoabdominal travma.

Corresponding Author: Serhat Tokgöz, Türkiye
Manuscript Language: English
×
APA
NLM
AMA
MLA
Chicago
Copied!
CITE