BACKGROUND: Spinal canal remodeling results according to Magerl classification
and fracture localization after short- and long-segment posterior instrumentation treatment were evaluated in patients with thoracolumbar junction burst fracture.
METHODS: Eighty patients were divided into two groups: Group 1: short-segment posterior instrumentation was applied in 36 patients [9F, 27M; Median age: 42.1 (range: 19-65)] and Group 2: long-segment posterior instrumentation was applied in 44 patients [18F, 26M; Median age: 46.3 (range: 18-78)]. Twenty patients had T12, 41 patients had L1 and 19 patients had L2 fracture. According to Magerl classification, 44 patients were A3.1, 19 were A3.2 and 17 were A3.3. In both groups, spinal canal remodeling effectiveness was evaluated postoperatively with respect to all parameters.
RESULTS: Median follow-up time was 35.7 months for Group 1 (12-58) and 33.1 months for Group 2 (12-58). In both groups, spinal canal remodeling was statistically significant, but a higher recovery ratio was obtained in Group 2 in comparison to Group 1. According to Magerl classification, in type A3.3 fractures, a more significant remodeling was obtained in Group 2 patients (p=0.005). A significant difference was determined in Group
2 at the T12 level according to fracture localization (p=0.018).
CONCLUSION: An adequate spinal canal remodeling is obtained by posterior instrumentation, but in comminuted fractures like Magerl type A3.3, a better remodeling can be obtained by long-segment posterior instrumentation.
AMAÇ: Torakolomber bileşke patlama kırığı olan hastaların kısa veya uzun segment posterior enstrümantasyon ile tedavisi sonrası kanal içi restorasyon sonuçları Magerl sınıflandırması ve kırık lokalizasyonuna göre değerlendirildi.
GEREÇ VE YÖNTEM: Seksen hasta iki ana gruba ayrıldı. Kısa seviye posterior enstrümantasyon uygulanan 36 hasta Grup 1’i; [9K, 27E; yaş ortalaması 42,1 (dağılım 19-65)], uzun seviye posterior enstrümantasyon uygulanan 44 hasta Grup 2’yi [18K, 26E;
yaş ortalaması 46,3 (dağılım 18-78)] oluşturdu. Yirmi hastada T12, 41 hastada L1 ve 19 hastada L2 seviyesinde kırık vardı. Magerl sınıflandırmasına göre ise hastaların 44’ü A3.1, 19’u A3.2, 17’si A3.3 idi. Ameliyat sonrası kanal içi düzelme yüzdesi iki grupta da tüm parametrelere göre ayrı ayrı hesaplandı.
BULGULAR: Ortalama takip süresi Grup 1 için 35,7 (dağılım 12-58), Grup 2 için 33,1 aydır (dağılım 12-58). Her iki grupta da kanal içi düzelme anlamlı bulundu, ancak Grup 2’deki düzelme daha belirgindi. Magerl sınıflandırmasına göre A3.3 tip kırıklarda; Grup 2’deki hastalarda daha anlamlı bir düzelme elde edilirken (p=0,005), kırık lokalizasyonuna göre sadece T12 seviyesinde Grup 2’de anlamlı fark saptandı (p=0,018).
SONUÇ: Posterior enstrümantasyon ile kanal içi yeterli düzelme elde edilmektedir, ancak Magerl Tip A3.3 gibi parçalı kırıklarda uzun segment ile daha iyi remodelizasyon sağlanmaktadır.