BACKGROUND: The continuous open-loop technique accelerates anastomosis and eliminates the risk of inadvertently catching the back wall, which is the primary cause of technical failure when using interrupted sutures in microsurgical anastomosis. Combined with airborne suture tying, the total anastomosis time is significantly reduced. We conducted an experimental and clinical study to compare this combination to the conventional technique.
METHODS: Experimentally, anastomoses were performed on the femoral arteries (0.60 mm) of rats in two groups. The control group used simple interrupted suturing with conventional tying, while the experimental group employed open-loop suturing with air-borne tying. We recorded the total time taken for anastomosis completion and patency rates. Clinically, we retrospectively analyzed replantation and free flap transfer cases using the open-loop suture and airborne tying technique for arterial and venous microvascular anastomoses, assessing total anastomosis time and patency rates.
RESULTS: Experimentally, a total of 40 anastomoses were performed in two groups. The control group required 779.65 seconds, and the experimental group needed 527.4 seconds for anastomosis completion; this difference was statistically significant (p<0.001). Immediate and long-term patency rates were similar (p=0.5483). Clinically, 18 replantations were performed on 16 patients, and 17 free flap transfers were performed on 15 patients, totaling 104 anastomoses. The anastomosis success rate was 94.2% (33 of 35) for free flap transfers and 95.1% (39 of 41) for replantation cases.
CONCLUSION: The open-loop suture technique with airborne knot tying allows surgeons to complete microvascular anastomoses safely and in less time with minimal assistance when compared to the simple interrupted suture technique.
AMAÇ: Mikrovasküler anastomozda en sık kullanılan teknik basit aralıklı dikiş tekniğidir. Bu tekniğin en önemli riski, arka duvarın iğne ucuyla fark edilmeden yakalanması ve anastomozun başarısızlıkla tamamlanmasıdır. Çalışmamızda, bu riski ortadan kaldırmak ve anastomoz süresini kısaltmak için açık-ilmek tekniği ile Airborne bağlama tekniğinin kombinasyonu kullanıldı. Bu kombinasyonunun konvansiyonel teknik ile karşılaştırılması için deneysel ve klinik bir çalışma gerçekleştirildi.
GEREÇ VE YÖNTEM: Deneysel olarak sıçan femoral arterinde konvansiyonel tekniğin kullanıldığı (kontrol grubu) ve açık-ilmek/Airborne bağlama kombinasyonunun kullanıldığı (deneysel grup) iki deneysel gruptaki anastomozlarda, anastomoz patensi ve anastomoz süresi karşılaştırıldı. Klinik olarak ise açık-ilmek/Airborne bağlama kombinasyonunun kullanıldığı acil parmak replantasyonları ve serbest flep transferi vakalarındaki anastomoz patensleri ve anastomoz süreleri retrospektif olarak analiz edildi.
BULGULAR: Deneysel çalışmada iki grupta toplam 40 mikrovasküler arteriyel anastomoz gerçekleştirildi. Total anastomoz süresinin kontrol gru-bunda 779,65 saniye, deneysel grupta 527,4 saniye olduğu ve farkın istatistiksel olarak anlamlı olduğu görüldü (p<0.001). Erken ve geç dönemdeki anastomoz patensileri arasında anlamlı fark bulunmadı (p=0.5483). Klinik çalışma dahilinde 16 hastada 18 acil parmak replantasyonu ve 15 hastada 17 serbest flep transferi gerçekleştirildi (toplam 104 anastomoz). Anastomoz başarısının acil replantasyon vakalarında %94.2, serbest flep transfer-lerinde %95.1 olduğu görüldü.
TARTIŞMA: Konvansiyonel teknik ile karşılaştırıldığında açık-ilmek/Airborne kombinasyonu mikrocerrahın mikrovasküler anastomozu daha kısa sürede, güvenle ve asistans gerektirmeksizin tamamlamasına olanak sağlar.