AMAÇ: Bu çalışmada amaç, COVID-19 pandemisinde sık görülen proktolojik hastalıklara acil, yarı-acil ve elektif koşullarda nasıl yaklaşılması gerektiğini gösteren pratik bir kılavuz hazırlamaktır.
GEREÇ VE YÖNTEM: Pandemi döneminde ilgili kılavuzlarla ilişkili olarak, sık görülen anorektal hastalıkların tanı ve tedavisinde, hastaları doğru yönlendirmek amaçlı hastane başvuru öncesi teletıp ile değerlendirilmiştir. Aynı zamanda proktoloji ünitelerinde kontaminasyon ve enfeksiyonu kontrol etmek için önlemler alınmıştır. Sık görülen anorektal hastalıkların COVID-19 pandemisinde acil ve elektif koşullarda değerlendirilmesini kolaylaştırıcı kılavuz oluşturulmuş, bu amaca hizmet için pandemi döneminde hastaların erken sonuçları dokümante edilmiş, geriye dönük olarak irdelenmiştir.
BULGULAR: İki merkezde 1 Mart ile 10 Nisan 2020 tarihleri arasında anorektal hastalıkları olan 240 hasta ile iletişime geçildi. Hastalar 16–17 Nisan’da geriye dönük olarak değerlendirildi. On dört (%5.8) hasta ile takip sırasında iletişim kurulamadı. Otuz bir hasta (%12.9) ise şiddetli proktolojik şikayetleri nedeni ile proktoloji ünitelerine davet edildi. Bu hastaların 28’ine aynı seansta acil girişim uygulandı. Hazırladığımız proktoloji rehberi sayesinde %2.1’i şüpheli kontaminasyon olan hastaların anorektal hastalıklarının %90’dan fazlası başarılı bir şekilde tedavi edildi. Proktroloji personelinde ve yakın temaslı olan kişilerde bu pratik proktoloji kılavuzu sayesinde COVID-19 saptanmadı.
TARTIŞMA: Hazırlanan pratik kılavuzda belirtilen ilkelere bağlı kalarak, acil ve elektif selim anorektal hastalıkların çoğunluğu COVID-19 salgınının ilk, telaşlı döneminde güvenli bir şekilde tedavi edilebilmiştir.
BACKGROUND: This article aims to give practical information and concrete suggestions on what should be considered in emergency, semi-urgent and elective settings for common anorectal diseases in the hectic period of the COVID-19 pandemic, based on early results of a series of anorectal interventions.
METHODS: Referring to other related guidelines, general considerations specific to the diagnosis and treatment of highly prevalent anorectal diseases were developed to target the correct patients, evaluate and orientate by telemedicine, adapt the Proctology Unit to the new pandemic, and control contamination and infection. Specific considerations for common anorectal diseases were cited, and our initial results were retrospectively documented.
RESULTS: From March 1 to April 10, 2020, we contacted 240 patients with anorectal diseases in two centers. We evaluated the results retrospectively on 16–17 April. At the end of this survey, 14 patients (5.8%) were lost for further contact and follow-up. Thirty-one patients (12.9%) were evaluated as nondeferrable cases and invited to the Proctology Unit. Twenty-eight patients required interventions at the same session. Adhering to the principles described here, more than 90 percent of benign anorectal disorders could be treated successfully, with 2.1 percent of suspected contamination and no confirmed cases. None of the Proctology personnel or their close contacts developed COVID-19, either.
CONCLUSION: By adhering to the principles outlined in this practical guide, it was possible to treat most of the benign anorectal diseases safely in the initial, hectic period of the COVID-19 pandemic.