AMAÇ: Künt göğüs travmasını takiben tip 2 ikinci derece atriyoventriküler blok (Mobitz II) ve üçüncü derece atriyoventriküler blok iletim bozuklukları oldukça nadirdir. Dahası, travmayı takiben oluşan bu disritmilerden sorumlu patofizyolojik mekanizmalar henüz tam olarak anlaşılamamıştır. Biz travma ile ilişkili bu disritmilerin sıklığını tespit etmeyi amaçladık.
GEREÇ VE YÖNTEM: Acil servise başvuran ardışık Mobitz II ve üçüncü derece atriyoventriküler bloklu 253 hasta, Ocak 2012 ile Mart 2013 tarihleri arasında değerlendirildi. Mobitz II ve üçüncü derece atriyoventriküler blok ve travma ile ilişkili sadece dört hasta mevcut çalışmaya alındı. Atriyoventriküler blok düzeyi elektrokardiyografik özelliklere göre tanımlandı.
BULGULAR: 253 hastanın sadece dördü (ortalama yaş: 40.2±19.7 yıl, iki erkek) travma ile ilişkili bulundu. Tüm hastaların koroner anjiyografi veya çok kesitli bilgisayarlı tomografi ile koroner arterleri normal saptandı. Kalıcı kalp pili üçüncü derece atriyoventriküler bloğu olan iki hastaya takıldı. Hastaların hiçbirinde koroner arter hastalığı ve hipertansiyon yoktu.
TARTIŞMA: Literatürde künt göğüs travmasına bağlı iletim kusurları nadir görülen klinik olgulardır ve genellikle geçici olmaktadır. Bu nedenle künt göğüs travması olan hastaların başvuru sırasında ve takiplerde atriyoventriküler blok açısından elektrokardiyografik değerlendirilmesi gerekir.
BACKGROUND: Conduction disturbances including type 2 second-degree atrioventricular block (Mobitz II) and third-degree atrioventricular block following blunt chest trauma are probably rare. Moreover, the pathophysiological mechanisms responsible for this rare dysrhythmia following trauma are not well understood yet. In this study, it was aimed to identify the frequency of this dysrhythmia associated with trauma.
METHODS: Two hundred and fifty-three consecutive Mobitz II block and third-degree atrioventricular block patients admitted to the Emergency Department of Internal Medicine between January 2012 and March 2013 were evaluated. Only four patients with Mobitz II block and third-degree atrioventricular block associated with trauma were enrolled into the present study. The level of atrioventricular block was defined according to electrocardiographic characteristics.
RESULTS: Only four (mean age: 40.2±19.7 years, two male) of 253 patients were associated with trauma. All patients had normal coronary arteries in coronary angiography or multislice computed tomography. Permanent pacemaker was performed in two patients with third-degree atrioventricular block. None of the patients had coronary artery disease or hypertension.
CONCLUSION: Rare clinical cases in the literature confirm that blunt chest trauma can cause conduction defects, which are usually transient. However, patients with blunt chest trauma must need an electrocardiographic evaluation for atrioventricular block upon admission and in the follow-up period.