AMAÇ: Pelvis kırıkları çocukluk çağında nadir görülen, hayati tehlike arz eden ve aynı zamanda sekel bırakma ihtimali yüksek olan yaralanmalardır. Doku elastisitesi, kaynama kapasitesi ve remodelasyon yetenekleri erişkinlere göre daha yüksek olduğundan pelvis kırıklarının prognozu çocuklarda erişkinlere göre daha iyidir. Kaynamama nadir görülürken, kötü kaynama ise genellikle çocuklar tarafından iyi tolere edilir. Bu çalışmada, tek bir travma merkezinde tedavileri sürdürülmüş hastaları geriye dönük olarak inceledik ve literatür bilgileri ışığında tartıştık.
GEREÇ VE YÖNTEM: Hasta dosyaları tanı, yaralanma mekanizması, ek yaralanmalar, uygulanan tedavi metotları ve komplikasyonlar açısında incelendi. Kırıklar Torode ve Zieg’in tarif ettiği sınıflandırmaya göre sınıflandırıldı. Hastalar kayıtlı telefonlarından son bir inceleme için geri çağırıldı.
BULGULAR: 1997 ve 2012 yılları arasında, ortalama yaşları 6.8±2.4 olan, 28 hastanın acil kliniğimize başvurduğu tespit edildi. Başvuru anında tüm hastalar 12 yaş altında idi. Üç hasta instabil pelvis kırığı (tip 4) tanısı ile acil şartlarda ameliyat edildi. Bir hasta ameliyat sonrası erken dönemde pelvis içi aşırı kanamaya bağlı kaybedildi. Ortalama 5.3±3.6 yıl takip neticesinde 27 hastanın ciddi bir sekel kalmadan normal hayatlarına devam ettikleri görüldü.
TARTIŞMA: Pediatrik pelvis kırıkları nadir görülen ancak ciddi morbidite ve mortalite riski olan yaralanmalardır. Doğru zamanlama ve uygun tedavi ile uzun dönemde iyi klinik sonuçlar gözlenmektedir.
BACKGROUND: Although pediatric pelvis fractures are relatively uncommon, long-term consequences and associated life-treating injuries often have a substantial impact for the rest of a child’s life. The prognosis of pediatric pelvic fractures is better than that of the adults because of their greater elasticity, healing capacity and re-modelling. Fractures through the physis may lead to growth disturbance and/or acetabular dysplasia. Non-union is rare and mal-union is usually well-tolerated. The purpose of this study was to evaluate the results of a single trauma center and review the literature approach to pediatric pelvic fractures.
METHODS: Medical records were analyzed for diagnosis, the mechanism of injury, additional injuries, treatment methods, and complications. The types of fractures were classified according to Torode and Zieg classification. Patients were called back and seen at the clinic as a last follow up visit.
RESULTS: Twenty eight skeletally immature patients, under the age of 12, were treated for pelvic fracture from 1997 to 2012. Mean age was 6.8±2.4 years. Three children with an unstable pelvic ring injury required pelvic external fixation. One patient died due to pelvic hemorrhage postoperatively. Mean follow up was 5.3±3.6 years.
CONCLUSION: Pediatric pelvic fractures are rare but life-threating injuries. Overall good or excellent long-term results can be expected in most cases with appropriate timing and treatment.