AMAÇ: Endoskopik retrograd kolanjiopankreatikografiye (ERKP) bağlı perforasyonlar az görülmelerine karşılık yüksek morbidite ve mortalite oranlarına sahiptir. Bu çalışmada ERKP’ye bağlı perforasyonların tedavisi ve sonuçlarımıza ait tecrübelerimizi değerlendirmeyi ve ilgili literatürün gözden geçirilmesini amaçladık.
GEREÇ VE YÖNTEM: Ocak 2008 ve Ocak 2015 yılları arasında İzmir Katip Çelebi Üniversitesi, Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Endoskopi Ünitesi’nde toplam 9383 ERKP işlemi yapıldı. Bu hastaların 29’unda (%0.33), ERKP’ye bağlı perforasyon tespit edildi ve bu hastalara ait veriler geriye dönük olarak değerlendirildi.
BULGULAR: Yirmi dokuz hastanın 18’i kadın, 11’i erkek hasta olup, ortalama yaş 70.5 (33–99 yaşlar arası) idi. Stapfer sınıflandırmasına göre 5 hastada tip 1, 14 hastada tip 2, 7 hastada tip 3 ve 3 hastada da tip 4 perforasyon saptandı. Toplam olarak, 15 hastaya cerrahi tedavi uygulandı; bunlardan 9’u (%60) sorunsuz olarak taburcu edilirken, 6 (%40) hasta ameliyat sonrası komplikasyonlardan dolayı öldü. Yirmi dokuz hastanın 7’sinde (%24.1) ise başlangıçta endoskopik tedavi uygulandı ve bu hastalardan beşi sorunsuz olarak taburcu edildi. Ancak endoskopik tedavi iki hastada başarısız oldu. Peritonit gelişen bu 2 hastadan ilki, cerrahi tedavi sonrası sorunsuz olarak taburcu edildi. Cerrahi tedaviyi kabul etmeyen diğer hasta ise sepsis nedeni ile öldü. Altı hasta konservatif tıbbi tedavi ile başarılı bir şekilde tedavi edildi. Peritonit sonrası gelişen sepsis nedeniyle hayatını kaybeden 2 hastadan ilkinde hasta ve yakınlarının cerrahi tedaviyi reddetmesi nedeniyle, diğer hastada ise, anestezinin indüksiyon evresinde ani gelişen kardiyopulmoner arrest sonucu cerrahi tedavi yapılamadı. Çalışmamızda ortalama hastanede kalma süresi 13.2 gün (2–57), ölen hasta sayısı ise dokuz (%31) idi.
TARTIŞMA: Endoskopik retrograd kolanjiopankreatikografiye bağlı perforasyonlar nadir görülmesine karşılık yüksek mortalite oranları yol açabilmesi nedeni ile son derece önemli bir klinik durumdur. Erken tanı ve tedavi mortalite ve morbidite oranlarının azaltılmasında çok önemlidir. En uygun tedavi yöntemi, hastanın bireysel özellikleri ve klinik durumu göz önünde bulundurularak verilmelidir.
BACKGROUND: Endoscopic retrograde cholangiopancreatography (ERCP)-related perforation is an infrequent complication. It is associated with significant morbidity and mortality. The present study is an evaluation of experience with management and outcomes of ERCP-related perforations and a review of relevant literature.
METHODS: Between January 2008 and January 2015, a total of 9383 ERCPs were performed in endoscopy unit. A total of 29 perforations (0.33%) were identified and retrospectively reviewed.
RESULTS: Of the 29 patients, 18 were female and 11 patients were male, with mean age of 70.5 years (range 33–99 years). According to Stapfer’s classification, the 29 patients with ERCP related perforations included 5 type 1 perforations, 14 type 2 perforations, 7 type 3 perforations, and 3 cases of type 4 perforation. In total, 15 of 29 patients with ERCP perforation were operated on. Nine (60%) of those who underwent surgery were discharged uneventful, but 6 (40%) patients died due to postoperative complications and/or associated comorbidities. Seven (24.1%) of 29 patients had undergone endoscopic treatment and 5 of the 7 were discharged from the hospital without any problems; however, peritonitis occurred in 2 patients whose initial endoscopic treatment failed. The first of these 2 patients underwent surgery and was discharged uneventfully, but second patient, who refused surgery, died due to sepsis. Six patients were successfully treated with conservative management. Surgery could not be performed in the remaining 2 patients, who died of sepsis following peritonitis; 1 refused surgery, the other had sudden cardiopulmonary arrest during induction of general anesthesia. Mean hospital stay was 13.2 days (range: 2–57 days). In all, 9 (31%) patients died during period of the study.
CONCLUSION: ERCP-related perforation is uncommon complication, but an extremely serious condition. Early diagnosis and prompt management are most important to reduce associated significant morbidity and mortality rates. The most appropriate treatment course should be determined on case-by-case basis.