AMAÇ
Travmatik ciddi beyin yaralanması tedavisinde erken yapılan dekompresif kranyektominin sonuçlarını ve etkinliğini değerlendirmektir.
GEREÇ VE YÖNTEM
Travmatik ciddi beyin yaralanması olan 33 olguda, erken yapılan tek taraflı dekompresif kranyektominin klinik ve radyolojik sonuçlarını araştırmak için prospektif bir çalışma yapıldı. Ortalama kranyektomi alanı, dekomprese edilmiş beynin potansiyel genişleme hacmi ve kranyektominin alt sınırı ile temporal kraniyal taban arasındaki mesafe bilgisayarlı tomografilerden hesaplandı. Klinik sonuçlar modifiye Rankin skalası (mRS) ile değerlendirildi.
BULGULAR
Travma ile cerrahi girişim arasındaki zaman 3,1±1,9 saatti. Kranyektomi alanı ile hesaplanan hacim arasında doğrudan orantılı korelasyon vardı (p<0,0001). Ayrıca, kranyektomi sonrası mezensefalik sisternaların durumu ile kranyektominin kraniyal tabana olan uzaklığı arasında da anlamlı korelasyon vardı (p<0,01). Bir yıllık klinik sonuçların değerlendirmesi olguların %48,5’inde olumlu sonuç sağladı (mRS 0-3).
SONUÇ
Gerçek anlamda erken dekompresyon uygulanmasına rağmen, olgularımızda yüksek oranda morbidite ve mortalite görülmesi altta yatan yaralanmanın ciddiyetini yansıtmaktadır.
BACKGROUND
The aim of our study was to evaluate the results and effectiveness of early decompressive craniectomy in the treatment of severe traumatic brain injury.
METHODS
We conducted a prospective study to investigate the clinical and radiological results of early unilateral decompressive craniectomy in 33 patients with severe traumatic brain injury. The mean area of the craniectomy, potential expansion volume of the decompressed brain, and distance between the lower border of the craniectomy and the temporal cranial base were calculated from computed tomography scans. Clinical results were analyzed with modified Rankin Scale (mRS).
RESULTS
Time to surgery after trauma was 3.1±1.9 hours. There was a direct proportionality correlation between the area of the craniectomy and the calculated volume (p<0.0001). There was also a significant correlation between the state of the mesencephalic cisterns after craniectomy and the distance of the craniectomy to the base of the cranium (p<0.01). Assessment of overall one-year clinical outcome demonstrated favorable outcome (mRS 0-3) in 48.5% of patients.
CONCLUSION
The high overall morbidity and mortality rates demonstrated in our group despite the performance of early decompressive procedures reflect the severity of the underlying injuries.