AMAÇ: Obezite, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından açıklanan verilere göre bulaşıcı olmayan en önemli salgın hastalıktır. Birçok çalışma obezite ile komorbid hastalıklar arasındaki ilişkiyi ortaya koyarken obezitenin penetran travmadaki rolü geri planda kalmıştır. Bu çalışmada, penetran abdo-minal travma hastalarında vücut kitle indeksinin (VKİ) ve subkutan yağ dokusunun abdomeni kapsayan skorlar ile birlikte koruyucu etkisini ortaya koymayı amaçladık.
GEREÇ VE YÖNTEM: 2017-2021 yılları arasında İstanbul Medipol Hastanesi acil genel cerrahi ünitesine başvuran 16 yaş üstü 234 abdominal pe-netran travma hastasının verileri retrospektif olarak incelendi. Hastaların cinsiyet, yaş, penetran yaralanma türleri (Ateşli Silah Yaralanması (ASY) ve Delici Kesici Alet Yaralanması (DKAY)), VKİ, operasyon varlığı, cerrahi onarım tekniği, acil servisten direkt ameliyata alınma durumu, kan trans-füzyon ihtiyacı ve yoğun bakım ünitesi ihtiyacı, mortalite, Yaralanma Şiddet Skoru (YŞS), Penetran Abdominal Travma İndeksi (PATİ), Flint Kolon Yaralanması İndeksi (FKYİ) ve yatış süreleri kaydedildi. Cilt altı yağ dokusu kalınlığı (CAYDK) mevcut batın bilgisayarlı tomografileri ile ölçüldü.
BULGULAR: Hastalar, ASY ve DKAY olmak üzere 2 gruba ayrıldı. ASY grubunda operasyon öyküsü (p<0.001); stoma uygulaması (p<0.001) ve anastomoz uygulaması (p<0.001); acil servisten direkt ameliyata alınma durumu (p=0.002); YBÜ ihtiyacı (p<0.001); kan transfüzyon ihtiyacı (p<0.001) ve mortalite (p<0.001) bulguları DKAY grubuna göre daha yüksekti. VKİ ile tüm hastalarda ve ASY grubunda VKİ açısından tüm değiş-kenlerde anlamlı fark yokken, DKAY grubunda kan transfüzyonu ihtiyacı değişkeni açısından fark saptanmıştır (p=0.035). CAYDK açısından yapılan ROC analizi sonucunda tüm hastalarda mortalite (p=0.866) ile CAYDK (mm) değerleri arasında kestirim değeri tüm hastalar için 11 mm, ASY hastaları için ise 12 mm olarak tespit edildi. Tüm hastalarda, DKAY ve ASY hastalarında YBÜ ve kan transfüzyonu ihtiyacı, yatış süreleri, YŞS, PATİ ve FKYİ açısından opere edilen ve edilmeyen hastalarda anlamlı fark tespit edilmiştir (p<0.05). Tüm hastalarda mortalite (p=0.002) açısından istatis-tiksel anlamlı fark saptanmıştır. Ameliyat edilen ve edilmeyen tüm hastalara, ASY ve DKAY hastalarına karşılaştırıldığında hem VKİ hem de CAYDK kriterlerinde YŞS, PATİ ve FKYİ’nin anlamsız oldukları tespit edildi (p>0.05).
SONUÇ: Çalışmamız penetran abdominal yaralanması mevcut hastaları hem VKİ hem de CAYDK ile geniş kapsamlı ve tüm abdominal skorlar ile değerlendiren ilk çalışma olması nedeniyle değerlidir. VKİ ve CAYDK ile mortalite arasında ilişki saptanmazken, DKAY grubunda zayıf hasta popü-lasyonun daha fazla kan transfüzyonuna ihtiyaç duyduğu bulunmuştur. Bu çalışma, künt travmalarda koruyuculuğu bildirilen CAYDK’nın penetran travmalarda koruyucu bir etkisinin olmadığını göstermiştir. Daha geniş çaplı ve çok merkezli çalışmalarla CAYDK için tespit edilecek kestirim bir değer, penetran travma algoritmasında bir parametre olarak kendisine yer edinerek katkı sağlayabilir.
BACKGROUND: We aimed to reveal the protective effect of body mass index (BMI) and subcutaneous adipose tissue thickness (SATT), together with scores covering the abdomen, in patients with penetrating abdominal trauma.
METHODS: The data of 234 abdominal penetrating trauma patients over the age of 16 who applied to the emergency general sur-gery unit of Istanbul Medipol Hospital between 2017 and 2021 were analyzed retrospectively. Sex, age, types of penetrating injuries, BMI, need for blood transfusion and intensive care unit (ICU), mortality, Injury Severity Score (ISS), Penetrating Abdominal Trauma Index (PATI), and Flint Colon Injury Score (FCIS) were recorded.
RESULTS: The patients were divided into two groups: Gunshot Wound (GW) and Stab Wound (SW).While there was no significant difference in all parameters examined in all patients and GW patients in terms of BMI, a statistically significant difference was found in terms of blood transfusion need in SW patients (p=0.035). As a result of the Receiver Operating Characteristic curve analysis for the SATT variable, the cutoff value between mortality (p=0.866) and SATT (mm) values in all patients was 11 mm for all patients and 12 mm for GW patients. A significant difference was found in all patients and separately in GW and SW groups in terms of ICU and blood transfusion need, length of stay, ISS, PATI, and FCIS scores in non-operated patients (p<0.05). When all patients were examined, a statistically significant difference was found in terms of mortality (p=0.002).
CONCLUSION: It is the first study to evaluate penetrating abdominal injuries with both BMI and SATT comprehensively and with all abdominal scores. A cutoff value to be determined for SATT with larger and multicenter studies can take its place as a parameter in the penetrating trauma algorithm.