p-ISSN: 1306-696x | e-ISSN: 1307-7945
Cilt : 30 Sayı : 12 Yıl : 2024

Hızlı Arama

SCImago Journal & Country Rank
Antikoagülan/antiplatelet kullanımına bağlı spontan abdomen ve abdominal duvar hematomları: Tek merkez, cerrah perspektifi [Ulus Travma Acil Cerrahi Derg]
Ulus Travma Acil Cerrahi Derg. 2020; 26(1): 50-54 | DOI: 10.14744/tjtes.2019.32485

Antikoagülan/antiplatelet kullanımına bağlı spontan abdomen ve abdominal duvar hematomları: Tek merkez, cerrah perspektifi

Muhammet Kadri Çolakoğlu, Ali Özdemir, Süleyman Kalcan, Ali Demir, Gökhan Demiral, Ahmet Pergel
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Genel Cerrahi Anabilim Dalı, Rize

AMAÇ: Abdominal duvar hematomlarının insidansı, klinik uygulamada antikoagülan ve antiplatelet ilaçların kullanılmasından sonra artmıştır. Bu hastalar genellikle yaşlıdır ve birden fazla komorbiditeye sahiptirler. Çoğu spontan hematom kendini kısıtlama eğilimindedir ve yakın takip ile konservatif tedavi genellikle yeterlidir ancak cerrahi, kritik olarak karar verilmesi gereken bir seçenektir. Gereksiz cerrahi müdahaleler durumu daha da kötüleştirebilir. Bu çalışmanın amacı, antikoagülan/antiplatelet tedavi altındaki ve spontan abdominal duvar hematomları olan hastaların sonuçlarını cerrahi perspektiften incelemektir.
GEREÇ VE YÖNTEM: Bu çalışma, Ocak 2016 ve Eylül 2018 yılları arasında antikoagülan/antiplatelet tedavi gören ve spontan abdomen ve abdominal duvar hematomu nedeniyle genel cerrahi kliniğimize başvuran 43 hastanın tıbbi kayıtlarının gözden geçirildiği geriye dönük bir çalışmadır.
BULGULAR: Olguların birçoğu karın ağrısı ile başvurdu. Bu hastaların 30’u kadındı (%69.7). Yaş ortalaması 69.32 idi. Hastaların yarısından fazlası (%58.1) acil servisten refere edildi. Olguların tamamı çeşitli nedenlerle antikoagülan ve antiplatelet tedavi altındaydı. Belirti ve semptomların izlenmesi ve laboratuvar testlerinin değerlendirilmesinden sonra 30 hastaya (%69.7) başlangıç testi olarak bilgisayarlı tomografik görüntüleme uygulandı. USG ve MRI kullanılan diğer yöntemlerdi. En sık rastlanan tanı rektus kılıf hematomuydu (n=16; %37.2) ve bunu sırasıyla bağırsak ve kolon duvarı, lombar, psoas, pelvik ve retroperitoneal hematom izledi. Kırk üç hastadan 39’una (%90.6) konservatif tedavi uygulandı ve iki hastaya transkateter arteriyel embolizasyon uygulandı. Tanıdan sonraki birinci ve 11. günde iki hasta (%4.6) hayatını kaybetti. Tedavi için cerrahi uygulama gerekmedi.
TARTIŞMA: Erken tanı, riskli hastaların hastaneye yatırılması, hemodinamik parametrelerin yakın takibi, konservatif tedaviye yanıt verme ve minimal invaziv yöntemler tedavide önemli noktalardır. Konservatif bakım ilk tedavi seçeneğidir ancak hemodinamik stabil olmayan hastalarda her zaman cerrahi akılda tutulmalıdır.

Anahtar Kelimeler: Abdominal duvar, antikoagülan; antiplatelet; hematom.

Spontaneous abdomen and abdominal wall hematomas due to anticoagulant/antiplatelet use: Surgeons’ perspective in a single center

Muhammet Kadri Çolakoğlu, Ali Özdemir, Süleyman Kalcan, Ali Demir, Gökhan Demiral, Ahmet Pergel
Department of General Surgery, Recep Tayyip Erdoğan University Training and Research Hospital, Rize-Turkey

BACKGROUND: The incidence of abdominal wall hematomas increased after the introduction of anticoagulant and antiplatelet drugs in clinical practice. These patients are usually old, and they have more than one comorbidity. Most spontaneous hematomas tend to limit itself and conservative treatment with close follow up is usually enough, but surgery is an option that should be decided critically. Unnecessary surgical interventions could worsen the situation. The present study aims to analyze the results of patients under anticoagulant/antiplatelet treatment and with spontaneous abdominal wall hematomas from surgeons’ perspective.
METHODS: This is a retrospective study that the medical records of 43 patients who were under anticoagulant/antiplatelet therapy and consulted our general surgery clinic because of the spontaneous abdomen and abdominal wall hematoma between January-2016 and September-2018 were reviewed.
RESULTS: The findings showed that most of the cases were presented with abdominal pain. Thirty of these patients were female (69.7%). The mean age was 69.32 years. More than half of the patients (58.1%) were referred from the emergency department. All of the cases were under anticoagulant and antiplatelet treatment for several reasons. With presenting signs and symptoms and after evaluation of laboratory tests, computed tomography was performed to 30 patients (69.7%) as an initial test. USG and MRI were the other methods used. The most common diagnosis was rectus sheath hematoma (n=16; 37.2%) and followed by intestinal and colon wall, lumbar, psoas, pelvic and retroperitoneal hematoma in decreasing order. Among 43 patients, 39 patients (90.6%) followed with conservative treatment and two patients were treated with transcatheter arterial embolization. Two patients (4.6%) were died on day 1 and 11 after diagnosis. No surgery needed for all patients.
CONCLUSION: Early recognition, hospitalization of risky patients, close follow-up of hemodynamic parameters, patients’ response to conservative treatment and minimal invasive methods are key points. Conservative care is the choice of treatment, but surgery must always keep in mind in hemodynamic unstable patients.

Keywords: Abdominal wall, anticoagulant; antiplatelet; hematoma.

Sorumlu Yazar: Muhammet Kadri Çolakoğlu, Türkiye
Makale Dili: İngilizce
×
APA
NLM
AMA
MLA
Chicago
Kopyalandı!
ATIF KOPYALA