AMAÇ: Çalışmamızın amacı immatür granülosit sayısı (IGS) ve yüzdesinin (IG%) hem akut apandisit tanısında hem de basit apandisit (BA) ile komplike apandisiti (KA) ayırmadaki etkinliğini araştırmaktır.
GEREÇ VE YÖNTEM: Bu çalışma apendektomi yapılan 438 erişkin hasta üzerinde yapıldı. Hastaların demografik verileri, beyaz küre (BK) sayımı, nötrofil/lenfosit oranı (NLO), IGS ve IG%’si, ameliyat bulguları ve patoloji sonuçları geriye dönük olarak değerlendirildi. Hastalar patoloji raporlarına göre akut apandisit (AA) ve normal apendiks (NA) olarak, akut apandisitler de ameliyattaki bulgulara göre BA ve KA olarak gruplara ayrıldı.
BULGULAR: Beyaz küre, NLO, IGS, IG% akut apandisit tanısında anlamlı parametrelerdi. Bu parametrelerin arasında IGS’nin AUROC, duyarlılık ve özgüllük değerleri diğerlerinden daha yüksek idi. IGC için AUROC; 0.795, duyarlılık: %55.5, özgüllük: %96.1 idi. Tüm parametreler komplike apandisit tanısında da anlamlı idi ancak IG%’nin komplike apandisit tanısındaki değeri diğer parametrelerden daha güçlü idi (AUROC: 0.979, duyarlılık: %94.4, özgüllük: %97.9 idi.
TARTIŞMA: İmmatür granülosit hem akut apandisit tanısı koymada, hem de basit ve komplike apandisiti ayırmada hızlı, kolay ulaşılabilir ve güvenilir bir parametredir.
BACKGROUND: The aim of this study was to investigate the effectiveness of the immature granulocyte (IG) count (IGC) and percentage (IG%) in both diagnosing acute appendicitis (AA) and discriminating between simple appendicitis (SA) and complicated appendicitis (CA).
METHODS: This study was carried out using the data of 438 adult patients who underwent an appendectomy. Demographic details, the preoperative white blood cell (WBC) count, neutrophil/lymphocyte ratio (NLR), IGC and IG%, operation findings, and pathology results were assessed retrospectively. The patients were grouped as AA and normal appendix (NA) according to the pathology reports, and the AA cases were subdivided into SA and CA groups according to the intraoperative findings.
RESULTS: WBC, NLR, IGC, and IG% were significant parameters in the diagnosis of AA. The area under the receiver operating characteristic curve (AUROC: 0.795), sensitivity (55.5%) and specificity (96.1%) values of IGC were higher than the other parameters. All of the parameters were also significant for a CA diagnosis; however, the value of IG% in a CA diagnosis was stronger than the other parameters (IG% AUROC: 0.979, sensitivity: 94.4%, specificity: 97.9%).
CONCLUSION: The IG value is a fast, easily available, and reliable parameter in both diagnosing AA and discriminating between SA and CA.