AMAÇ: COVID-19 pandemisi tüm dünyayı etkisi altına almakta ve yüksek mortaliteye neden olmaktadır. Mortalitenin engellenmesi için takipte bazı parametreler kullanılmakta ancak optimum takip parametreleri ve cut-off değerleri hakkında daha fazla bilgiye ihtiyaç bulunmamaktadır. Bizim çalışmamızda ölen ve sağkalan hastalar karşılaştırılarak, takipte kullanılan paremetrelerin güvenilirliğinin araştırması amaçlanmıştır.
GEREÇ VE YÖNTEM: Hastalar hayatta kalan ve ölen hastalar olmak üzere iki gruba ayrıldı. COVID-19 hastalığının prognozunda izlenen parametreler değerlendirildi.
BULGULAR: Çalışmamızda değerlendirilen 144 hastadan 57’si öldü (%39.7). Ölen hastaların yaş ortalması 67.8 idi ve sağkalan hastalardan daha yüksekti. Ölen hastaların %59.6’sı erkekti. Erkek cinsiyetin, hastalık ve ölüm oranı açısından yüksek risk olduğu görüldü. En sık eşlik eden hastalıklar hipertansiyon, diabetes mellitus, kalp hastalığı, kronik obstrüktif akciğer hastalığı idi. Çalışmamızda lenfosit, troponin, D-dimer, ferritin ve laktat dehidrojenaz değerlerinin mortalite tahmininde önemli prognostik belirleyiciler olduğu bulundu.
TARTIŞMA: Mortaliteyi tahmin etmek için prognostik belirteçlerin kullanılması daha faydalı görünmektedir.
BACKGROUND: The COVID-19 pandemic affects the whole world, causing high mortality. Some clinical parameters have already been implemented to be followed up to prevent mortality, but there is still a need for further information about optimum follow-up parameters and cutoff values. We aimed to investigate the reliability of the parameters used in patient follow-up by comparing sur-vivors and non-survivors.
METHODS: Patients were divided into two groups as survivors and non-survivors.The parameters used in the follow-up of patients were evaluated for their prognostic value in the course of COVID-19.
RESULTS: Of the 144 patients evaluated in our study, 57 patients were non-survivors (39.7%). Non-survivors were older with an average age of 67.8 years. Of the non-survivors, 59.6% were men. Male gender was found out to be associated with an increased risk concerning prognosis and mortality. The most common accompanying diseases were hypertension, diabetes mellitus, cardiac disease, and chronic obstructive pulmonary disease. In our study, it has been found that lymphocyte counts and levels of troponin, D-dimer, ferritin, and lactate dehydrogenase are important prognostic predictors in estimating mortality risk.
CONCLUSION: The use of prognostic markers appears to provide benefitsin estimating mortality in COVID-19 patients.